Sigmund Freud (1856–1939), insan zihniyle ilgili çalışmalara yön veren 20. yüzyılın en önemli entelektüel ve psikologlarındandır. Tartışmalı psikanaliz kavramı, hipnoz kullanımı ve rüya analizi ile insanların iç dünyalarına ve onların davranışlarını belirleyen derinlerdeki güdülerine ışık tutmaya çalışmıştır. Bu şekilde sadece psikoloji üzerinde değil, aynı zamanda son derece sarsıcı bir biçimde sosyoloji, sanat ve felsefe üzerinde de önemli etkilerde bulunmuştur.
Freud’un çalışmaları kimilerinin onu bir dâhi olarak görmesini sağlamıştır. Ancak kimileri içinse Freud bir şarlatandır. Fakat Viyana Üniversitesi’nde nöroloji alanında doktorluk derecesi almıştır. Daha sonra mezun olup, histeri konusunda uzmanlaşmış olan Jean-Martin Charcot (1825–1893) ile çalışmak üzere Paris’e gitmiştir. Freud, buradaki hastalarla olan deneyimlerinden yola çıkarak akıl hastalıklarının fiziksel sorunlardan ya da doğal bir gelişmeden değil, psikolojik ya da duygusal travmalardan ileri geldiği sonucuna varmıştır.
Freud Paris’teyken psikanaliz tedavisi uyguladığı hastalarının üzerinde hipnoz tekniğini kullanmıştır. Böylelikle bu süreçte temel teorisini geliştirme imkanını bulur. İnsan, güçlü cinsel ve duygusal dürtüler yaratan bastırılmış bilinçdışı anılara sahiptir. Aynı zamanda kimileri henüz bebeklikte çıkan bu dürtüler, birbirleriyle mücadele eder ve insan davranışını yönlendirirler.
1899 yılında en bilinen eseri olan The Interpretation of Dreams adlı çalışmasını yayınlar. Rüyaların karmaşık bir sembolizme sahip olduğu düşüncesini ortaya atar. Rüyalar bilinçaltının bir yansıması olarak insan arzularına ilişkin işaretler taşımaktadır. The Ego and the Id (1923) kitabında, aklın birbirine rakip üç alanıyla ilgili teorisini geliştirir. İd, en ilkel dürtülerin kaynağıdır. Ego, gerçeklikle temas eden bilinçli benliktir. Süperego ise sosyal normlar tarafından dayatılan kısıtlamaları tanıyıp, bunlara uygun davranışlar geliştiren benliktir. Bilinçdışının gücüne olan inancı Freud’u şakaların, dil sürçmelerinin ve rüyaların insanın iç dünyasının yansımaları olduğunu düşünmeye itmiştir.
1- Freud’da kokain kullanmış, bu maddenin öforik etkilerini kendisi ve başkaları üzerinde gözlemlemiştir.
2- Freud, kendisini psikolojiye adamadan önce zooloji alanında çalışmıştır. Yılan balıklarının testislerini onun keşfettiği söylenmektedir.
3- Freud Avusturyalı bir Yahudi ailesinden geliyordu. Ayrıca Dört kız kardeşi, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi toplama kamplarında hayatlarını kaybetmişlerdir.
4- The Sopranos dizisinde, Woody Allen filmlerinde, Salvador Dali’nin sürrealist eserlerinde açıkça ortaya çıkmaktadır.
Tüm Freud kitaplarına ulaşmak için tıklayınız.
[contact-form-7 id="85" title="Newsletter"]